Bayburt'un Üzengili köyünde 32 yıl önce yaşanan ve 59 kişinin hayatını kaybetmesine neden olan korkunç çığ felaketi, kar yağışı altında düzenlenen anma programıyla yad edildi. Köy sakinleri ve çevre köylerden gelen vatandaşlar, felakette hayatını kaybedenlerin mezarlarını ziyaret ederek Kur'an-ı Kerim okudu ve dualar etti. Anma programı, felaketin acı hatıralarını tazeledi ve bir daha böyle bir felaketin yaşanmaması için dua edildi. Yaşlıların anlattıkları hikâyeler ve gençlerin soruları, o günün ağırlığını ve gelecek nesiller için ders niteliğindeki önemini vurguladı. Felaketin ardından yapılan arama kurtarma çalışmalarına katılanlar da deneyimlerini paylaşarak, o zorlu günlerin anısını canlı tuttu. Katılımcılar, yaşanan acıyı asla unutmayacaklarını ve gelecek nesillere anlatarak, benzer felaketlerin önlenmesi için farkındalık yaratacaklarını belirttiler.
32 Yıl Önceki Felaket Anıları
Çığ felaketinde yakınlarını kaybeden Ömer Çakmak, o günkü dehşeti anlattı. Elden ele 9-10 kişiyi çığın altından çıkardıklarını belirten Çakmak, hayvanların bile felaketten etkilendiğini ve mahzun durduklarını hatırladı. Çakmak, bir daha böyle acıların yaşanmaması için dua etti. Yurt dışında yaşayan ve anma programına katılan Hanefi Karaaslan ise, hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet diledi ve birçok yakını kaybettiğini belirtti. Uzun yıllar sonra Türkiye'ye gelerek bu anma programına katılmanın kendisi için ne kadar önemli olduğunu dile getirdi. Karaaslan, felaketin izlerini taşıyan köy hayatını ve birlikteliği anlattı.
Hatice Karaaslan'ın Mirası
Çığ felaketinin sembol isimlerinden Hatice Karaaslan'ın oğlu İrfan Karaaslan, annesinin cesur ve merhamet dolu tavrını anlattı. Hatice Karaaslan'ın, çığın altından çıkarıldıktan sonra yaptığı dualarla tüm dünyaya örnek olduğunu, Karabağ, Filistin ve Azerbaycan'daki olaylar için dua ettiğini ve kendi acısını unutup başkalarının derdiyle ilgilendiğini hatırlattı. İrfan Karaaslan, 59 şehidin anısına düzenlenen anma programına katılan herkese teşekkür etti ve annesinin mirasını yaşatmaya devam edeceklerini belirtti. O gün yaşanan olayların, insanlığın dayanışma gücünü ve acılar karşısında gösterilen cesareti sergilediğini vurguladı. Anma programında, yaşlıların anlattıkları hikayeler, acının tazeliğini ve felaketin boyutu gösterdi.
Çığ Felaketinin Canlı Şahidi
Çığ felaketinin canlı şahidi İrfan Karaaslan, o korkunç geceyi unutamadığını söyledi. Evlerinin duvarının yıkıldığını ve etrafta yalnızca çığ sesi ve insanların feryatlarını duyduğunu anlattı. 8 saat sonra yardımın geldiğini ve annesini zor şartlarda bulduklarını aktardı. Annesinin, yaralı olmasına rağmen medyaya yaptığı açıklamaların, insanlığa örnek teşkil ettiğini belirtti. Karaaslan, Bayburt'ta yaşanan bu acının asla unutulmaması gerektiğini ve gelecek nesillere anlatılması gerektiğini vurguladı. Felaketin yaşandığı yerin, anma programı düzenlenmesiyle her yıl ziyaret edilerek, yaşanan acının canlı tutulduğu belirtildi. Anma programına katılanlar, olayın acı hatıralarını hatırlatarak, benzer felaketlerin yaşanmaması için farkındalık yaratmayı amaçladılar.